Okul Öncesi 5 yaş grubu öğrencilerimiz, öğretmenleri İlke AKINCI önderliğinde 10 Kasım Atatürk’ü Anma ve Atatürkçü Düşünceyi Yaşatma haftası kapsamında bir etkinlik gerçekleştirdi. Beş güne yayılan bu etkinlik, drama çalışmaları şeklinde yapılırken Atatürk’ün insani yanları vurgulandı. Atatürk’ün ağaç sevgisi, kitap tutkusu üzerinde de durulurken öğrencilere de farklı bir bakış açısı kazandırılmak amaçlandı.
ATATÜRK’Ü HİÇ BÖYLE TANIDINIZ MI?
Sen, bizi tanısan çok severdin. Seni görmek demenin fikirlerini anlamaktan geçtiğini bildiğimizi sezerdin. Keşke tanısaydın bizi, görseydin seni nasıl sevdiğimizi. Çocuklarıma seni anlatırken ne yapabilirim de seni daha iyi tanıtabilirim diye düşünürdüm hep. Senin devrimlerini, ilkelerini, savaşlarını çok iyi öğreniyorlar biliyorum. Ama eksik bir şey kalmamalı diye düşünürken senin sözünden hareketle çocuklarımla beş gün sürecek bir etkinlik planladım.
1.GÜN:(4 Kasım Çarşamba)
DRAMA ÇALIŞMASI 1: Çocuklar istedikleri bir hayvan rolüne girdi. Nerede yaşayacaklarını düşünürlerken ihtiyaçlarını karşılayacak büyük bir orman olmadığını fark ettiler. Ağaç dikmeye karar verip sabah erkenden diktiler ağaçlarını. Güneş, yağmur hızla büyüttü ağaçlarını, sık bir orman oluştu. O sırada bir okul çalışanı tarafından çocuklara bir mektup geldi. Mektubu yazan kişi ağaçları çok sevdiğini söyleyerek tüm hayvanlara teşekkür ediyordu. Bir de bir İĞDE AĞACI resmi vardı mektupta. Acaba kimdi? Çocuklar merak içindeydi.
2.GÜN: (5 Kasım Perşembe)
DRAMA ÇALIŞMASI 2: Ormanımızda var olan panda, tavşan, kaplan ve ayı yeni gelen hayvanlarla dans edip eğlenirken bilinmeyen kişiden ikinci bir mektup geldi. Mektupta kendisinin de bir zamanlar bir orman kurduğundan ve orada yürüyüş yapmaktan ve salıncakta sallanmaktan çok keyif aldığını yazıyordu. Ormanı seven başka insanların da bu ormana gelip gelemeyeceğini soruyordu.
3.GÜN: (6 Kasım CUMA)
DRAMA ÇALIŞMASI 3: Ormana gelmesini kabul etmiştik ama ormanımızın yolu yoktu. Yol yapmaya karar verdik. Tam o sırada bir mektup daha geldi. Bu kez zarftan eski bir köşk çıktı. (Yalova’daki yürüyen köşk ve çınar ağacı) Çınar ağacı köşkün içine kadar girmişti. Acaba ağaç bu nedenle kesilmiş olabilir miydi? Olamazdı çünkü bu kişi ilk mektubunda ağaçları çok sevdiğini yazmış ve iğde ağacının resmini göndermişti.
4.GÜN: (9 Kasım Pazartesi)
DRAMA ÇALIŞMASI 4: Sınıfta bir aileyi canlandırarak parka, oyuncakçıya, markete ve kitabevine gittik. Tam o sırada aynı kişiden iki mektup daha geldi. Birinci mektupta bir kütüphane resmi göndererek kitap okumayı çok sevdiğini, kitaplardan çok şey öğrendiğini yazıyor ve “Bu da benim kütüphanem.” diyordu. Sonra ikinci mektubu açtık. İçinden çıkan fotoğraf hepimizde büyük bir coşku yarattı. Atatürk’tü çünkü o.
5.GÜN: (10 Kasım SALI)
DRAMA ÇALIŞMASI 5:Tüm ipucu fotoğraflarıyla bir köşe oluşturduk. ATATÜRK KÖŞESİ.
O’nu görmek demek, mutlaka yüzünü görmek demek değildi. O’nun fikirlerini, duygularını anlıyorsak ve hissediyorsak bu, kâfiydi.